Salgının ilk başladığı dönemde önce "merdiven altı" diye tabir edilen ve koruyucu özelliği olmayan çok sayıda maskenin üretilmesi, ardından dolandırıcılara yönelik baskınların yapılması haberleri, sık sık gündemde yer edinmişti.
Son dönemde ise üretici firmaların siparişlere yetişememesi, talep edilen ürünü üretememesi sebebiyle işi fırsata çeviren bazı kişi ve kurumlar, daha önce kullanılmış olan atık medikal eldivenleri yeniden paketleyerek sıfır diye tüketicilere satmaya başlandı.
Yaşanan sahtecilik ile ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Çin Ticaret Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Barış Ariç, pandemi sürecinde medikal ürünlere olan talebin kötü niyetli kişi ve kurumlar tarafından fırsata dönüştürüldüğünü, daha önce kullanılmış olan atık eldivenlerin yeniden paketlenerek sıfır diye ihraç edilmeye başlandığını söyledi.
"Kargaşa ortamında art niyetli insanlar çıkmaya başladı"
Ariç, "Pandeminin patlaması ile birlikte dünyada medikal ekipmanlarda müthiş bir talep patlaması oldu. Avrupa'da, ABD'de ve birçok kıtada bununla alakalı firmalar dünyanın her yerinde kişisel koruyucu ekipman (donanım) noktasında arayış içerisindeler. Koruyucu ekipman üretici konumunda olan fabrikalar ise Asya'da bulunan fabrikalardır. Dolayısıyla bu fabrikaların üretim kapasitesi de belli. Dünyanın tamamından bir talep gelince de tedarik noktasında bir sıkıntı oluştu. Üreticiler tedarik noktasında eksik kaldılar. Böyle bir kargaşada da art niyetli insanlar ortaya çıkmaya başladı. Bu tür senaryoları sadece Türkiye'de değil dünyanın tamamında duyuyoruz." dedi.
Barış Ariç
"Sağlık alanında artan ürün ihtiyacı tüketicileri farklı alanlara yönlendiriyor"
Pandeminin ilk başlarında maske ile ilgili sıkıntıların olduğunu hatırlatan Ariç, "Bununla ilgili de o zaman yeteri kadar tedarikçi yoktu. Merdiven altı dediğimiz yerlerde maske üretimi başladı ve üretilen maskelerin sağlıklı olmadığı gözlemlendi. Şu an aynı durum eldivende yaşanıyor. Dünyanın tamamında, eldiven talebi var. Bunun da tek üretici noktası ise Asya. Asya'daki fabrikaların üretim kapasiteleri dolmuş durumda. 2021'in sonuna kadar fabrikalar üretim planını durdurmuş durumda. Asıl üreticiden bu ürünü alamadığınız takdirde dışarıdan arayışlara başlıyorsunuz. Dışarıda arayışa başladığınız zaman art niyetli insanlara temas etme durumunuz oluyor. Böyle bir durumda bize ulaşan birkaç görüntü oldu. Bu görüntülerde ise eldiven ihtiyacı olan insanlara kullanılmış atık olan eldivenleri tekrardan paketleyip belirli markalar adı altında bu eldivenleri ihraç ediyorlar. Bunları alıcılara satmaya çalışıyorlar. Bu Türkiye'de de aynı. Türkiye'nin Avrupa'ya veya Arap ülkelerine geçiş güzergâhı olduğundan lojistik üs durumunda. Türkiye'nin serbest bölgelerinde kişisel ekipmanların olduğunu iddia ederek alıcıları Türkiye'ye davet ediyorlar. Burada insanları dolandırmaya çalışıyorlar. Bu Türkiye'nin itibarını hem ticari hem de ekonomi anlamında etkiliyor. Hem Türkiye'de hem de yurt dışındaki insanlara kullanılmış atık ürünleri satıyorlar. Sağlık sektöründe kullanılacak olan ürünlerde bu tür sorunlar ile karşılaşabiliyoruz. İhtimam gösterilmesi gereken alanlarda da bu tür kötü senaryolar ile karşılaşabiliyoruz." diye konuştu.
"Olmayan ürünün ticareti yapılıyor"
Birçok ülkede sağlık sektörüyle hiç alakası olmayanların bile bu işi konuşmaya başladıklarını söyleyen Ariç, "Hiç alakası olmayan insanlarda bu işe girmiş durumda ama ne yazık ki bahsedilen eldiven sayısı dünyada yok. Fabrikalarda da yok. Dolayısıyla dünyada olmayan bir ürünün ticareti dönüyor. Birtakım evraklar ve sözleşmeler dönüyor. Bunların çoğunluğu gerçek değil. Bu nedenle insanların bir kısmı bize de geliyorlar. Asya'daki temsilcilerimiz üzerinden destek almaya geliyorlar. Bu konu ile ilgili bir çalışma hazırlıyoruz. Oradaki üreticiler ile bizzat temas ediyoruz. Bu tür alıcıları bizlerin temas ettiği üreticiler ile görüşmelerini sağlıyoruz. Fakat Avrupa'daki üreticilerin de yapabileceği bir şey yok. Çünkü bütün üretim kapasiteleri dolmuş durumda.
"Ürün kontrolü yapmadan ve muhatabın fabrika olup olmadığını teyit etmeden ticarete başlamayın"
Ticaret Bakanlığının maskede yapıldığı gibi eldiven konusunda da denetim yaparak çalışmaları kontrol altına alması gerektiğini vurgulayan Ariç, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
"Duyduğumuz kadarıyla çalışmalar ve operasyonlar yapılıyor. Eğer dizginlenemezse çok daha kötü senaryoları duyabiliriz. İhbar karşılığında emniyet güçleri tarafından birtakım operasyonlar yapılıyor. Bizler de duyduklarımızı aktarıyoruz. Evrakta sahteciliğe varan sorunlar da karşımıza çıkıyor. Sadece ülkemizde oluşabilecek bir sorun olarak değil Asya'da da karşımıza çıkabilecek bir sorundur. Örneğin Asya'da herhangi bir kişi karşımıza çıkıp fabrikasının olduğunu iddia ediyor. Anlaşmalar ve sözleşmeler imzalayarak kişisel koruyucu ekipmanlardan fazlasıyla sağlayabileceğini söylüyor. Sonuçta bu da bir dolandırıcılık. Bu tür ticaretlerde problemlerle karşı karşıya kalıyoruz. Bu yüzden hep şunu ifade ediyoruz; Alıcılar içerisinde mutlaka ve mutlaka karşınızdaki muhatabın fabrika olup olmadığını doğrulamadan ve alınacak ürünün kontrolünü yapmadan bu ticarete başlamayın."