Kudüs Müessesesi tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, Fas’ın, işgal rejimi ile normalleşme kararıyla sonunu hazırladığı ve uçuruma doğru gittiği belirtildi.
Açıklamada, Filistin’e destek kılıfıyla siyonist rejim ile yapılan anlaşmaların kabul edilemez olduğu ve tüm normalleşme adımlarının Filistin davasının sırtından bıçaklanması anlamına geldiği vurgulandı.
Açıklamada, normalleşme anlaşmalarının, Filistin halkının hedeflerine ihanet olduğu aktarılıp bunların, işgal rejiminin Mescid-i Aksa, Kudüs ve İslami mukaddesata yönelik işlediği suçların örtbas edilmesi girişimi olduğu belirtildi.
Uluslararası Kudüs Müessesesi, Batı Sahra üzerindeki hakimiyetlerinin tanınması karşılığında Faslı yetkililerin, ABD öncülüğünde işgal rejimi ile ilişkilerini normalleştirme kararı almasının hüsran olduğunu ve ABD’nin, içişlerine müdahale ettiği ülkede fitne, kaos, çatışma ve parçalanmaların meydana geldiğini bildirdi.
Fas Kralı 6. Muhammed, 10 Aralık'ta siyonist işgal rejimi ile resmi ikili temasların ve diplomatik ilişkilerin mümkün olan en kısa sürede başlayacağını duyurmuştu.
HAMAS Siyasi Büro Üyesi Musa Ebu Merzuk ise "Fas, ABD ve siyonist oluşum arasında üçlü anlaşma imzalanmasını kesinlikle reddediyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
Fas, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Sudan'ın ardından işgal rejimi ile son birkaç ay içinde diplomatik ilişki kurmaya başlayarak ihanet kervanına katılan dördüncü, 1979'dan bu yana ise altıncı Arap ülkesi, Mağrib (Kuzey Afrika) bölgesinde ise ilk ülke oldu.