Filistin ve İslami değerler konularında araştırmalar yapan Eş-Şuveyki, siyonist işgal rejiminin Covid-19 salgını sürecinde attığı adımlar, Filistinlilerin maruz kaldığı sorunlar ve bölgedeki son gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.

Eş-Şuveyki, siyonist rejiminin, işgal altındaki Kudüs’ün kendi başkenti olduğunu dünyaya kabul ettirmek için, 2020 yılının başından bu yana büyük bir çaba sarf ettiğini, bölgeyi Yahudileştirmek ve utanç vesikası kabul edilen Yüzyılın Anlaşması planını hayata geçirmek için de olmadık yalan ve iftiralara başvurduğunu ifade etti.

Trump ile siyonist Netanyahu, düzenledikleri ortak basın toplantısında 'Yüzyılın Anlaşması' adlı tek taraflı planı açıklamıştı. Siyonist lobilerin hizmetkarlığını yapan Trump, "Kudüs bölünmeden israil’in başkenti olacak" diyerek tüm dünyanın tepkisini üstüne çekmişti.

Uluslararası camianın siyonist işgal rejiminin sahte ve uyduruk politikalarına kanmadığını anımsatan Eş-Şuveyki, tüm dünyayı olumsuz etkileyen Covid-19'u bahane eden işgal rejiminin, Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde çok sayıda yeni kontrol noktaları kurduğu belirtildi.

"İşgal rejimi çifte standart uyguluyor"

Aksa Muhafızları Komitesi üyesi Eş-Şuveyki, işgal polisinin, bir taraftan Covid-19 ile mücadele tedbirlerini ileri sürerek Filistinlilerin işgal altındaki Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde bulunan ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya gitmesine izin vermezken diğer taraftan siyonist yerleşimcileri avlusunu kirletmek üzere Aksa’ya baskın düzenlemeye teşvik ettiğini ve koruma hizmeti verdiğini söyledi. Eş-Şuveyki, işgal rejiminin Harem-i Şerif'e baskın düzenlemeleri için siyonist yerleşimcilere 150 dolar para verdiğini de sözlerine ekledi.

Eş-Şuveyki, işgal polisinin, Covid-19 ile mücadele kapsamında etrafı Cenab-ı Allah tarafından mübarek kılınan Mescid-i Aksa’nın tüm kapılarının kapattığını, Mescide girişlere yaş sınırlaması getirdiğini, Haremi Şerif'te Cuma namazı kılmak isteyen Filistinli Müslümanları engellediğini, hukuksuz uygulamaları ihlal eden veya mukavemet gösteren Filistinlilere yüksek meblağlı para cezaları kestiğini ve Kudüs'ün surlarla çevrili Eski Şehir bölgesinin içinde ve dışında ek polis güçleri konuşlandırdığını kaydetti.

Murabıtların Rolü

Kendisini Mescid-i Aksa’nın bir murabıtı olarak takdim eden Eş-Şuveyki, işgal ordusunun operasyonları ve siyonist yerleşimcilerin baskınlarına karşı Aksa’nın avlusunda nöbet tutan murabıtların, hiçbir zaman için Aksa’yı yalnız bırakmadığını, işgalcilerin baskın, tutuklama ve şiddet politikalarına rağmen İslami değerleri savunmaya devam ettiğini ve bölgeyi Yahudileştirmeyi hedefleyen çok sayıda sinsi planı akamete uğrattığını ifade etti.

Mescid-i Aksa çalışanları ve gönüllü muhafızları olarak bilinen murabıtları yıldırmaya çalışan işgalciler, son zamanlarda Filistinli aktivistleri ve nöbetçileri öncelikle Mescid-i Aksa’dan uzaklaştırarak ardından da tutuklayarak Mescid-i Aksa’yı Yahudi işgalcilerin baskınları karşısında savunmasız bırakmak istiyor.

Gönüllü Filistinliler olarak bilinen murabıtlar, bir yandan Harem-i Şerif'te oluşturulan ders halkalarında dini ilimler öğrenirken, diğer yandan siyonist Yahudilerin baskınlarına karşı burada nöbet tutarak, baskınlara tepki gösteriyor.