Filistin asıllı ABD'li temsilci Reşide Tuleyb, “israil’in ırkçı bir devlet olduğunu hepimizin anlaması gerekiyor. Çünkü Filistinli vatandaşları Coronavirus aşısından mahrum bırakıyor. Onlar, Filistinlileri yaşamayı ve bu küresel salgından korunmayı hak eden eşit insanlar olarak görmüyor.” dedi.
İşgal rejiminin uluslararası kanunları ve tüm insani normları ihlal ettiğini söyleyen Tuleyb, “Bu apartheid (ırkçı, ayrımcı) devletin, aynı havayı soluyan ve aynı toplumda yaşayan komşu insanlar arasında ayrımcılık yapması, Filistinlileri salgın aşısından mahrum bırakmasını izlemek gerçekten zor.” İfadelerini kullandı.
Tuleyb, işgal rejiminin, eşitlik ve özgürlük gibi evrensel kavramları hiç önemsemediğini ve kendi vatandaşlarını aşılarken Filistinlileri Covid-19’a karşı savunmasız bırakmasının bunun en büyük delili olduğunu vurguladı.
Siyonist işgal rejimine bağlı sözde Kamu Güvenliği Bakanı Ohana, 27 Aralık'ta, zindanlardaki Filistinli esirlere Covid-19 aşısı yapılmaması yönünde talimat vermişti.
Filistin Esirler Cemiyeti'ne göre işgal zindanlarında bulunan yüzlerce Filistinli esir virüse maruz kalmış durumda.
Filistin resmi kaynaklarına göre, işgal zindanlarında 41'i kadın, 170'i çocuk ve 380'i idari tutuklu olmak üzere 4 bin 400 Filistinli bulunuyor.