Kral Abdullah, Ulusal Meclis'in (Parlamento) on dokuzuncu olağanüstü oturumunun açılışında yaptığı konuşmada, Filistin sorununun, 1967 sınırlarında bağımsız Filistin devletinin kurulmasını teminat altına alan iki devletli çözümle çözülmesinin, bölgede kapsamlı barışın gerçekleşmesi için şart olduğunu belirtti.
Yaptığı açıklamada Kral Abdullah, Filistin halkının adil ve meşru haklarından mahrum bırakılmasının, bölgede sürekli çatışmaların yaşanmasının ve istikrarsızlığın devam etmesinin temel sebebi olduğunu söyledi.
İşgal altındaki Kudüs kentinin tarihi ve hukuki statüsünü değiştirmeye yönelik herhangi bir adımı kabul etmediğini belirten Kral Abdullah, “Mescid-i Aksa ve Haremi Şerif bir bütündür bölünmeyi ve ortaklığı kabul etmez.” dedi.
Kral Abdullah, Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıfların, 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, Mukaddesat ve İslami İşler Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin himayesinde bulunduğunu hatırlattı.
Ürdün, 1994'te imzalanan Vadi Araba Anlaşması uyarınca Kudüs'teki din işlerini denetleme hakkını elinde tutuyor.
Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ile Ürdün Kralı 2. Abdullah'ın Mart 2013'te imzaladığı Kudüs ve Kutsal Yerleri Koruma Anlaşması'na göre, Ürdün'ün Kudüs ve Filistin topraklarındaki kutsalları koruma hakkı bulunuyor.