İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu, "Otobüs veya diğer vasıtalarda farz namaz kılınabilir mi?" sorusuna yanıt verdi.
Fetvada, şu ifadelere yer verildi.
"Otobüste namaz kılma meselesi, fıkıh kitaplarında ‘binek üzerinde namaz' başlığı altında ele alınır. Hadislerde de örneği bulunduğu üzere Efendimiz (aleyhissalatu vesselam) binek üzerinde nafile namaz kılmıştır. Abdullah Bin Ömer (radiyallahu anh) şöyle der: 'Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) binek üzerinde yüzü nereye yönelik olursa olsun (o tarafa doğru) başıyla ima ederek namaz kılardı (Buhârî, Taksîru's-Salât 12, No:1105).' Bu hadisin Müslim’de geçen bir başka rivayetinde ise İbn Ömer şöyle der: 'Vitri de bineğinin üzerinde kılardı. Yalnız onun üzerinde farz namaz kılmazdı (Müslim, Salât 39, No: 700).'
Başta kıble ve kıyam olmak üzere şartları ve rükünleri tam olarak yerine getirilemeyeceği için hareket halindeki araçlarda kılınan farz namazlar sahih/geçerli olmaz. Bu durumda, cem’ edilmesi mümkün olan namazlar takdim veya te’hir edilmelidir. Cem’ imkânı yoksa vakte hürmeten araç içerisinde -mümkün olduğu kadarıyla rükünler yerine getirilerek- farz namazın kılınması ve sonradan iade edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
Konuyla alakalı İmam Nevevî şöyle der: 'Kişi, binek üzerindeyken namaz vakti girerse ve bineğinden indiği takdirde nefsine veya malına zarar gelmesinden korkarsa ya da arkadaşlarından ayrı kalma endişesi taşırsa bu gerekçelerle namazını kazaya bırakması caiz olmaz. Bu kimse, vaktin hürmetine binaen namazını bineği üzerinde kılar. Böyle durumlar nadir vuku bulan engeller olduğu için sonrasında bu namazını iade eder (Nevevî, El-Mecmu' III, 242).'
Fıkıh kitaplarında gemi içerisinde farz namaz kılmanın caiz olduğuna dair bilgiler yer almaktadır. Günümüzdeki taşıtların gemiye kıyas edilmeme nedeni; gemideyken karaya inip namaz kılma imkânının olmamasıdır. Hâlbuki bu durum diğer vasıtalar için mümkündür (Hısnî, Kifâyetü'l-Ahyâr s.144)."