Ordu’nun Altınordu ilçesi Akkese Mahallesi'nde yaşayan bir aileye, misyonerler tarafından, izinsiz şekilde İncil gönderilmesinin ardından tepkiler gelmeye devam ediyor.
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonuna (Kamu-Sen) bağlı Türkiye Diyanet ve Vakıf Hizmetleri Kolu Kamu Görevlileri Sendikası (Türk Diyanet Vakıf-Sen) Genel Başkanı Nuri Ünal, yetkililere seslenerek misyonerlerin faaliyetlerine dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.
İnternet üzerinden insanlara ulaşmanın daha kolay bir hal aldığını belirten Ünal, “Hristiyanlar özellikle ülkemizde kendi tahrif olmuş dinlerini Müslüman vatandaşlara yaymak için çeşitli yollar deniyorlar. Geçmişte ülkemizde misyonerlik faaliyetleri hem gizli hem de teşkilatlı bir şekilde yapılıyordu. Son dönemlerde bu gizlilik biraz daha alenileşti. Şu anda özellikle sosyal medya ve internet sitelerinin çoğalması, insanların bu işlere çabuk ulaşması neticesinde bu tür faaliyetler biraz daha farklı alanlara yayıldı.” dedi.
“Başka vatandaşlarımıza da Hristiyanlığı övücü, anlatıcı kitaplar gitti mi bilemiyoruz”
Ordu’da bir Müslümanın talep etmediği halde kendisine kargoyla İncil ve Hristiyanlığı anlatan çeşitli kitapların gönderildiğini basından duyduklarını söyleyen Ünal, “Bu olay sonrası aile ile irtibata geçtik. Kendilerinin böyle bir talebinin olmadığını ve bu olaydan da üzüntü duyduklarını dile getirdiler. Çünkü bu ailemiz Müslüman bir aile, böyle bir anlayışları olmadığı gibi talepleri de olmamış. Esas itibarıyla burada önemli olan acaba sadece bir vatandaşımıza mı gönderildi, yoksa başka vatandaşlarımıza da bu tür İncil, Hristiyanlığı övücü anlatıcı kitaplar gitti mi? Onu bilemiyoruz, ancak bu olayın basına yansıması önemli bir hadisedir.” ifadelerini kullandı.
“Misyonerlere karşı herkesin dikkatli olmasını istiyoruz”
Yetkili makamların ve din gönüllülerinin misyonerlerin faaliyetlerine karşı daha sıkı tedbirler alması gerektiğini belirten Ünal, “Hristiyanlığı yaymak isteyen misyonerler tekrar Türkiye’de çalışmalara mı başladılar, Misyonerler farklı bir anlayışla yeniden çalışmaya mı başladılar? Bu nedenle başta Diyanet İşleri Başkanlığımız olmak üzere 140 bine yakın Diyanet çalışanı, devletin ilgili ve yetkililerinin bu konuda dikkatlerini çekmek istiyoruz. Ülkemizde herkes kendi dinini yaşayabilecek ortama sahip ancak bizim çocuklarımızı tahrif edilmiş veya kendilerinin farklı amaçlarına götürecek bir yola itmelerine müsaade edilmemelidir. Bu sebeple herkesin dikkatli olmasını özellikle diyanet çalışanlarının dikkatli olmasını istiyoruz.”
İstemediği halde kendilerine İncil, Hristiyanlık veya diğer sapkın anlayışları anlatan yayınlar ulaştığında kendilerine bildirilmesini isteyen Ünal, misyonerliğe karşı kendileri de Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yayınlarını ve Kur’an-ı Kerimleri hediye etmekten mutluluk duyacaklarını söyledi.