Ceyhan, Milli Gazete'deki köşesinde "Kaçınılmaz akıbet!" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Ceyhan, köşe yazısında şu ifadelere yer verdi:
"İktidar partisi AKP sanki dörtnala kendilerini beklemekte olan kaçınılmaz akıbete doğru koşuyor!
İki AKP’li bir araya geldiklerinde kimse onların birbirleriyle kucaklaştığına tanık olamıyor!
Ya neye tanık olunuyor?
“Kavga gürültüye” tanık olunuyor.
“Karşılıklı hakarete” tanık olunuyor.
Bunlar yetmiyormuş gibi bir de “karşılıklı birbirlerinden mahkemelerde hesaplaşmaya kalkışmalarına” tanık olunuyor.
Buna son örnek olarak gazeteci Abdurrahman Dilipak ile AKP arasındaki mahkeme süreci gösterilebilir.
Gazeteci Dilipak İstanbul Sözleşmesi ile ilgili bir şeyler yazdı AKP’li hanımlar buna çok bozuldular.
Ve O’nun hakkında 81 ilden şikâyetler yağmaya başladı!
Genel Başkan Erdoğan da AKP’li hanımların yanında yer alıp Dilipak’ın karşısına dikilince dava iyiden iyiye dallanıp budaklanmış oldu!
Konu mahkemeye intikal edince savcılık taraflara “uzlaşma” çağrısında bulundu.
Davalı Dilipak bu “uzlaşma” teklifine, “Tamam, uzlaşmaya varım” cevabını verirken davacı AKP’li hanımlar yıllarca kendilerine destek veren Dilipak ile uzlaşmaya yanaşmadılar.
Yani “uzlaşmayız” dediler.
Yani, “Dilipak mutlaka cezalandırılmalı” dediler.
Şimdi önümüzdeki günlerde bu işin mahkeme safhalarına tanıklık edeceğiz.
Kendisiyle uzlaşmaya yanaşmayan AKP’li hanımlara karşı Dilipak da boş durmuyor ve hazırlıklarını tamamlamaya çalışıyor.
Mahkemede kendisini 81 ilden 81 kadın avukatın savunması için eş dost devreye sokuluyor. 81 ilden 81 kadın avukatın yanı sıra bir de STK’lar Dilipak’ın yanında yer alacak!
Yani neredeyse bu dava nedeniyle AKP bir kez daha bölünüyor.
Ve AKP’liler yine “kucaklaşma” yerine “karşı karşıya gelmeyi tercih ediyorlar.
Bize göre AKP yönetiminin yaptığı temel hata şerlerinden emin oldukları dostlarını kendilerinden uzak tutmaları ve şerlerinden emin olmadıkları düşmanları yakınlarına doldurmaları!
Yakınlarına doldurdukları düşmanları dost olmuyor ama uzak tuttukları dostları düşman haline geliyor. Böylelikle herkes düşman olunca da yıkılmaları mukadder oluyor.
Evet, AKP koşar adım kaçınılmaz akıbetine doğru gidiyor."