İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu, "Gusülden sonra ayrıca abdest almaya gerek var mı?" sorusuna yanıt verdi.
Fetvada, şu ifadelere yer verildi.
"Gusül alan kimsenin ayrıca abdest almasına gerek yoktur. Aişe validemiz, Peygamberin (aleyhissalatu vesselam) gusülden sonra abdest almadığını bildirir. İmam Tirmizî, sahabe ve tabiinden birçok ismin, gusülden sonra abdest almanın gerekli olmadığı görüşünü benimsediğini aktarır (Tirmizî, Tahâret 79, No: 107). Yine, kendisine "Ben gusülden sonra abdest alıyorum" diyen bir adama büyük fakih İbn Ömer (radiyallahu anh) "derine indin" diyerek bunun gerekli olmadığını vurguladı (Mübârekfûrî, Tuhfetü’l-Ahvezî I, 377).
Meşhur muhaddis Ebu Bekr İbnü’l-Arabî der ki: Fakihler, gusülden sonra abdestin gerekli olmadığı ve cünüplükten temizlenme niyetinin abdest için de geçerli olduğu hususunda ihtilaf etmedi. Zira cünüplüyken yasak olan davranışlar abdestsizken yasak olanlardan fazladır. Öyleyse yasağı az olan, -hüküm bakımından- çok olana dâhil edildi ve niyeti diğeri için de geçerli oldu (Mübârekfûrî, Tuhfetü’l-Ahvezî I, 377).
Cumhura göre gusül abdesti alırken niyet getirmek farzdır. Hanefî mezhebine göre ise guslün farzları bedenin tamamını yıkamak ve ağız ile burna su vermektir, niyet sünnettir (İbn Rüsd, Bidâyetü’l-Müctehid s.48). Buna binaen guslün, abdestin yerine geçebilmesi için farzların eksiksiz bir şekilde yerine getirilmesi gerekir. Konuyla ilgili dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da gusül esnasında elin iç kısmının avret mahalline değmemesidir. Fakihlerin büyük çoğunluğuna göre temas nedeniyle abdest bozulacağından banyodan çıkmadan önce yeniden ya boy abdesti ya da normal abdest alınması gerekir."