Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis’in Tatvan ilçesindeki askerî helikopter kazasında vefat eden Korgeneral Osman Erbaş, Astsubay Üstçavuş Nazmi Yılmaz, Albay Şentürk Aydınyer, Yüzbaşı Salih Sarıoğlu, Astsubay Kıdemli Başçavuş Mehmet Demir, Astsubay Kıdemli Üstçavuş Ömer Umulu, Pilot Yüzbaşı Tayfun Kureş, Pilot Yüzbaşı Gökhan Uysal, Astsubay Kıdemli Çavuş Şükrü Karadirek, Uzman Çavuş Tolga Demirci ve Uzman Çavuş Hakan Gül için Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde düzenlenen cenaze törenine katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, camiye gelişinde asker ailelerine taziyelerini ileterek, cenaze namazı için safta yerini aldı.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Osman Tıraşçı ve İbrahim Hilmi Karslı’nın kıldırdığı cenaze namazlarının ardından cemaate seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vefat eden askerlere Allah’tan rahmet, ailelerine, TSK'ye ve millete başsağlığı diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Korgeneral Osman Erbaş komutanımız, komutanlığın ötesinde tevazu ile duruşuyla çok çok farklı mütevazı bir insandı. Ve yanındaki yine kardeşlerimle beraber çıktıkları bir yolculuk esnasında meydana gelen bu elim kaza ile emaneti sahibine teslim ettiler." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi 11 şehidimizi Hakk’a uğurlarken, biz diri olan bu şehitlerimizle inşallah sevgili Habibi’nin sancağı altında da bir oluruz" temennisini dile getirerek, şöyle konuştu: "Tezkiyeyle bu cenaze namazına katılan tüm kardeşlerimiz, zaten sizler özellikle tezkiye ettiniz. Hocamızın da ifade ettiği gibi biz şehitlerimizi tezkiyesine muhtacız çünkü onlar bizim için bir yolculuktaydılar ve bu yolculukta da mukadder olan ölümle karşı karşıya kaldılar. Hepimiz için mukadder olan bir ölüm var. Şehadet bunların en yücesi. Rabbim bizlere de bu makamı inşallah nasip eder, hele hele din uğrunda, vatan uğrunda bu makama kavuşmak her yiğidin kârı değil. Rabbim bir mükâfat olarak bunu bizlere lütfederse ne kadar güzel. Temenni ederim ki Rabbim bizlere de bunu nasip eder."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, askerlerin omuzlarında cenaze arabalarına taşınan naaşların ardından, ailelerle bir süre yürüdü.