Vali Aydın Baruş, başta genel güvenlik ve asayiş konuları olmak üzere ilçedeki yatırım çalışmaları, içme suyu ve kanalizasyon, elektrik, meralar, ağaçlandırma ile eğitim ve sağlık konularındaki ihtiyaç ve sorunlar ile ilgili muhtarlarla toplantı gerçekleştirdi.
Battalgazi Şehit Oğuzhan Günaydın Halk Eğitim Merkezi Toplantı Salonunda düzenlenen toplantıda Vali Baruş muhtarları dinledi.
“Coronavirus salgını ile mücadele topyekûn bir mücadeledir”
Ülke genelinde bir yıldır devam eden salgına dikkat çeken Vali Baruş "Coronavirus salgını ile mücadele topyekûn bir mücadeledir. Bu salgın kişi, yaş ayırt etmeksizin herkese bulaşıp sağlık problemlerine sebep oluyor. Hatta ciddi sağlık problemlerinin oluşması neticesinde ölümlere sebep olabiliyor. Yaklaşık bir yıldır bu hastalık sebebiyle pek çok vatandaşımızı kaybettik. Bu hastalıkla mücadelenin en baş koşulu birlikte mücadele ve herkesin bu mücadeleye katkı vermesidir. Bu sadece sağlık görevlilerimizin, kolluk görevlilerimizin gece gündüz çalışmasıyla, denetim ekiplerimizin devamlı surette uyarmasıyla baş edeceğimiz bir iş değil. Bu konuda muhtarlarımıza ve vatandaşlarımıza ciddi görevler düşüyor." dedi.
"Vatandaşlarımız sosyal hayatlarında yeterli kontrolü oluşturamadılar"
Muhtarların birer kamu görevlisi olduğuna vurgu yapan Vali Baruş "Muhtarlarımız, mahallelerdeki temsilcilerimiz ve vatandaşlarımızla her zaman birlikte olan kamu görevlilerimiz. Dolayısıyla kamu görevi ile birlikte vatandaşlarımızın nabzını kontrol etme ve vatandaşlarımızı bilgilendirme görevi var. 1 Mart Kabine Toplantısı ile Türkiye genelinde vaka ve hasta sayısının düşmesi ile birlikte kontrollü normalleşme dönemine geçildi. İllerin risk durumuna göre haritalandırılması ve bu haritalandırmaya göre tedbirlerin illere göre farklılaştırılması belirlendi. O dönem itibariyle ‘Orta Riskli’ bölgedeydik. Bu kontrollü normalleşme döneminin başlamasıyla vatandaşlarımız kısıtlamaların bir kısmının kalkmasını fırsat bilerek kendi sosyal hayatlarında yeterli kontrolü oluşturamadılar. Böylece kontrollü normalleşme sürecinin başlamasından bugüne çok ciddi oranda vaka sayısında yükselmeler görüyoruz. Bu durum da bizi endişelendiriyor. Şu anda ki verilere göre Malatya çok yüksek riskli iller arasında.” ifadelerini kullandı.
"Çocuklarımız okula gidememe durumu ile karşı karşıya kalacak"
Vaka sayılarının azalması için çaba sarf edilmediği takdirde birçok yönden kısıtlamaya gidileceğine vurgu yapan Baruş, şöyle devam etti:
Bu durumdan da başta esnafımız çok ciddi sıkıntı yaşayacak, diğer taraftan çocuklarımız okula gidememe durumu ile karşı karşıya kalacak. Maalesef birkaç gündür okullarımızda da vakalar görülmeye başlandı. Vaka sayısının yoğunluk oluşturduğu okullarımızda eğitime ara vermek zorunda kalmaya başlıyoruz. Çocuklarımız uzun süredir yüz yüze eğitime devam edemediler, uzaktan eğitim alabildiler. Bu açıdan baktığımızda çocuklarımızın okuldan uzak kalması hem onları mağdur ediyor hem de ailelerini. Muhtarlarımız, mahallelerinizde lütfen bu kuralların uygulanması noktasında gerekli çabayı gösterin. Salgından korunmak için 3 temel kuralımız var. Eğer bu 3 kural uygulansa hiçbir sıkıntımız kalmayacak. Maalesef vatandaşlarımız normalleşmeyi her şeyin normalleşmesi olarak algıladı. Her şey normal değil, ciddi bir salgın ile karşı karşıyayız. Bu salgın hepimizi tehdit ediyor. Sadece sağlığımızı değil, ekonomik hayatımızı da tehdit ediyor. Sosyal hayatımızı tehdit ediyor. Bunu görmemezlikten gelemeyiz.
"Ev ziyaretlerini özellikle taziye ziyaretlerini askıya alalım"
Ziyaretlerin yapılmaması tavsiyesinde bulunan Baruş "Vatandaşlarımızın ev, komşu, akraba, arkadaş ve özellikle taziye ziyaretlerini yapmamalarını bekliyoruz. Özellikle taziye ziyaretleri ile bir insanın yanında olalım derken ona kötülük yapmamalıyız. Orada pek çok kişinin hastalık kapmasına sebebiyet veriliyor, kaybedilen insanımızın yerine başka insanlarımız da ekleniyor." şeklinde konuştu.
“Gerekli hassasiyet gösterilmediğinden vaka artışı ile karşı karşıyayız”
Baruş "Bazı vatandaşlarımız titizlik göstererek bir yıldır zorunlu olmadıkça evlerinden çıkmazken bazılarımızda bu duyarlılığı göremiyoruz. Bu durum da bizi endişelendiriyor. Bu endişelenmemizde de haklı olduğumuz vaka sayımızda görüyoruz. Kontrollü normalleşmenin ardından Türkiye’nin vaka artış hızı bakımından en fazla vaka artışı gösteren illerden biriyiz. Bunun da sebebi salgınla mücadele kapsamında vatandaşlarımızda gerekli duyarlılığı oluşturamadık. Gerekli hassasiyet gösterilmediğinden bu vaka artışı ile karşı karşıyayız. Bu konuda çaba göstermenizi sizlerden istirham ediyorum. Hep birlikte çalışarak yapabiliriz, bu mücadeleyi hep birlikte yürütürüz, yoksa da hep birlikte üzülürüz." dedi.